‘MALATYA COĞRAFİ İŞARET ÇALIŞTAYI’ YAPILDI

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Malatya Valiliği, Malatya Büyükşehir Belediyesi, İnönü Üniversitesi ve Fırat Kalkınma Ajansı tarafından Malatya Coğrafi İşaretler Çalıştayı düzenlendi.

Malatya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sanat Merkezinde düzenlenen çalıştaya, Malatya Valisi Ali Kaban, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Türk Patent ve Marka Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Duyar, İnönü Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Abdulkadir Baharçiçek, Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat, Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, Akçadağ Belediye Başkanı Ali Kazgan, Türk Patent ve Marka Kurumu Coğrafi İşaretler Daire Başkanı Hakan Kızıltepe, Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç, Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mesut Öztop, Antalya Ticaret Borsası Coğrafi İşaretler Uzmanı Dr. Rana Demirer, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kamu kurum ve kuruluş amirleri ile davetliler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan çalıştayın açılış konuşmasını yapan Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mesut Öztop, çalıştaya katılımlarından dolayı davetlilere teşekkür etti.

İnönü Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Abdulkadir Baharçiçek de günümüzde insanların küresel uluslararası bir sistemde yaşadığını belirterek, “Küresel uluslararası sistemin yerel unsurlarının ortaya çıkarılması, değerlendirilmesi önemli. Coğrafi işaretlerle ilgili çalışmalar da son derece önemli. İlimizin zenginliği olan bir takım ürünlerin, unsurların değerlendirilmesi, araştırılması, incelenmesi, coğrafi işaretler belirlenmesi, bu çalışmaların yapılması son derece önemli. Çünkü ilimizin kalkınmasına, ülkemizin sosyo ekonomik kalkınmasına katkıları son derece önemli. Bu çerçevede çalıştayın hem ilimizin hem de ülkemizin sosyal ve ekonomik kalkınmasında önemli katkılar sunacağını düşünüyorum” diye konuştu.

Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç da Malatya kayısının Türkiye’de coğrafi tescili alan ikinci ürün olduğunu söyledi. Erkoç, Malatya kayısısı için 2014 yılında coğrafi tescil için başvuru yapıldığını anımsatarak, başvurunun 2017 yılında sonuçlandığını ifade etti. Kayısının koruma altına alınmasının yeterli olmadığını dile getiren Erkoç, “Asıl görev bundan sonra başlıyor. Sadece coğrafi işaret tescil belgesi almakla görevimizin bitmediğini ve işimizin bundan sonra daha zor olduğu düşüncesindeyim. Bu anlamda da biz bu tescil belgesini aldıktan sonra Türkiye’deki tüm hal müdürlüklerine yazılar gönderdik. Ticari ateşelerimize bu bilgilendirmeyi yaptık. Ama yerelde de artık bir şeyler yapmamız gerektiği kanaatindeyim” ifadelerini kullandı.

Coğrafi işaret korumasının, ekonomik açıdan çok önemli olduğunu belirten Cömertoğlu, bunun sadece ekonomiyle sınırlı kalmadığını söyledi. Türkiye'de her yörenin kendine has iklim, topoğrafya, toprak özellikleri ve ürünleri bulunduğunu dile getiren Başkan Cömertoğlu, bu ürünlere sahip çıkıldığında ekonomik veya kırsal kalkınmanın yanında ülke değerlerinin de korunduğunu kaydetti.

Başkan Cömertoğlu, yöresel ürünlerin coğrafi işaret olarak tescillenmesi ve korumasının çok önemli olduğuna işaret etti. "Belediyemiz bünyesinde Arapgir Köhnü Üzümü ve Arapgir Mor Reyhanı olmak üzere 2 ürünümüz coğrafi işaret belgesine sahiptir. Unutmayalım ki korumadığınız bir değer, zamanla değerini kaybetmeye mahkumdur. Bu nedenle, bu konuyla ilgili tüm paydaşların birlikte hareket etmeleri önem taşıyor." diye konuştu.

- "Tescilli ürün yüzde 20 daha pahalı satılıyor"

Coğrafi işaretlere konu olan ürünlerin, benzerlerinden daha pahalı ve katma değeri daha yüksek olduğuna dikkati çeken Başkan Cömertoğlu, yapılan araştırmalara göre coğrafi işaret tesciline sahip bir ürünün, benzer bir ürüne nispetle yüzde 20 daha yüksek fiyatlara alıcı bulabildiğini vurguladı. Fiyat farkına rağmen coğrafi işaret korumasına sahip ürünün, tüketiciler tarafından daha çok ilgi gördüğüne değinen Başkan Cömertoğlu, "Tüketicinin bu ilgisi ve fiyat farkı nedeniyle, piyasaya bu ürünlerin sahteleri sürülebiliyor. Burada sadece aldatılan tüketiciler zarar görmüyor. Zincirleme bir şekilde o ürünün üretildiği yöre ve ülke de zamanla bu gelişmelerden olumsuz bir şekilde etkileniyor. En kötüsü de, zaman içinde ürün yok olabiliyor. Coğrafi işaret korumasına konu olabilecek ürünlerimizi iyi tespit etmeli, bunların korunmasına yönelik tedbirleri en iyi şekilde almalıyız.Biz de bu bilinçle hareket ederek yöremizde bulunan ürünlerin tamamını Üniversitemizle birlikte çalışarak tescile sunmak için çalışmalarımızı başlatmış durumdayız. Yöremizde bulunan eşsiz ürünleri tescilleyerek hem dış dünyaya bunu faydalandırmak hem de ilçemize ekonomik girdi sağlamak için ekibimizle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.” diye konuştu.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Hacı Uğur Polat da çalıştayın önemini belirterek, şöyle konuştu:

“Kayısı konusunda Avrupa coğrafi işaret belgesini almamız önemli ama onun dışında da birçok ürünlerimiz var. Kirazımız, üzümümüz, Akçadağ kömbemiz gibi gerek meyve gerekse yemek olarak da bizim bölgemize, şehrimize ait yörenin ürünleri olan bu ürünlerin öncelikli olarak Türkiye’mizde patent enstitüsü tarafından tescil edilmesi ve daha sonraki süreçte de Avrupa tescil belgemizi alamız bizim açımızdan çok önemli. Tabi bu bir yandan ürünlerimizle ilgili bir yandan akademik çerçevede, bilimsel çerçevede standartların oluşturulması ve daha sonraki süreçte de bu standartların sürdürülebilirliği ve süreklilik haline dönüştürülmesi açısından önemli. Ben bu açıdan bu çalıştayı gerçekten önemsiyorum.”

Türk Patent ve Marka Kurumu Başkan Yardımcısı Mehmet Duyar ise şimdiye kadar Malatya kayısısı ve Arapgir Köhnü üzümünün coğrafi işaretler için tescillerin yapıldığını ifade ederek, “Bugün de iki tescili inşallah gerçekleştireceğiz. Üç ürünümüz de kurumumuzda başvuru aşamasında. Bu ürünler Malatya analıkızlı tiritli köfte yemeği, banazı karası üzümü ve Hekimhan cevizidir. İnşallah bu üç ürünün incelenmesi sağlıklı bir şekilde sonuçlandıktan sonra Malatya’mıza ait yedi tescilli coğrafi işaret belgesine kavuşmuş olacağız” dedi.

Duyar, coğrafi işaretlerin belli bir yöre ile ünlenmiş bu ününün neticesiyle diğer ürünlerden farklılaşmış ürünlerin kastedildiğini kaydederek, şunları söyledi:

“Örneğin Antep baklavası, Malatya kayısısı bunlara bir örnek olarak gösterilebilir. Coğrafi işaretler ülkemizin kültürüne toprağından ikliminden kaynaklanan ve insanımızın özellikleri ile yoğurulan bize has değerler adına adımlar atmamızı sağlıyor. Böylece tüketici nezdinde özel bir yere sahip olan bu ürünler dededen toruna, nesilden nesile aynı kalitede, aynı geleneksel özellikleri muhafaza edilmiş oluyor.”

Coğrafi işaretlerin dünyanın gündeminde olan bir konu olduğunu ifade eden Duyar, “Örneğin Avrupa Birliği, Fransa bu işte başı çekiyor. Fransa’da coğrafi işaretler tescil edilmiş ürünler bazında yaklaşık 21 milyar Euro’luk bir üretim değerine sahip olduğunu görüyoruz. Arkasından İtalya bu konuda başarılı ülkelerin başında geliyor. Biz de devlet politikası olarak ülkemizde coğrafi işaretlerin gerek ihracat gerekse kırsal kalkınmada önemli bir enstrüman olduğuna inanıyoruz. Özellikle Sayın Cumhurbaşkanımızın 2015 yılında tüm valilerimize ve belediye başkanlarımıza bir çağrısı vardır, kendi yörenizdeki potansiyel ne kadar coğrafi işaretlenecek ürünler varsa bunların tespitinin yapılması yönünde bir çağrıdır. Sayın bakanımız da bu çağrı neticesinde kurumumuzu görevlendirdi. Büyük bir özveriyle kurumumuz çalışarak 2017 yılında 100 adet yeni coğrafi işaret tescili gerçekleştirdi. Bugün itibari ile ülkemizde tescilli coğrafi işaret sayısını 315’e çıkarttık ve coğrafi işaretli bütün illerimizde sayısını arttırmak için 60’ın üzerinde ilimizde etkinlikler yaptık” şeklinde konuştu.

Duyar, Malatya’nın sadece sanayi sektöründe değil ticaret, ulaştırma bütün sektörler bazında 18 milyar liralık ciro yapan bir il olduğunu kaydederek, “Doğu Anadolu’da birincidir. Bu birinciliğini de muhafaza etmektedir. Malatya ilimizin bir rekoru var, o da şudur, Malatya ilimiz malum altın değerinde olan bir kayısıya sahip. Ülkemizin kayısı rekoltesinin ekseriyeti burada gerçekleşiyor. Bütün dünyadaki satmış olduğumuz ürünlerin dünya pazarındaki ürünlere baktığımızda Malatya kayısının rekoru vardır. O da şudur bizim dünya ticaretinde yüzde 77 oranıyla birinci olduğumuz Malatya kayısısı. Bir tek ürün. Yani dünyada satılan 100 dolarlık kayısı, kurutulmuş kayısının 77 doları ülkemize ait. Bunun üretimi de Malatya’da yapılıyor.  Bu konuda bu rakamların gerçekleşmesinde katkıda bulunan üreticilerimize, bütün kesimlere teşekkürlerimizi, şükranlarımızı arz ederiz” ifadelerini kullandı.

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır da Malatya’nın medeniyetler şehri olduğunu belirterek, kentin önemli ürünlerin tescillenmesinin önemli olduğunu söyledi. Çakır, “Belki bugün bizim konuştuğumuz birçok ürün veya üzerinde çalıştığımız birçok ürün çevre illerimizde de var. Kültürlerimiz birbirlerine yakın ama kendi içerisinde mutlaka farklılık var” dedi. Çakır, çalıştayın Malatya’ya özgü olan birçok ürünün konuşulması, gündeme getirilmesi ve bunların ileriye dönük sahiplenmesi noktasında çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.

Malatya Valisi Ali Kaban ise bütün ürünlerde artık bir ekonomizasyon dönemine girildiğini belirterek, her şeyin ekonomik açıdan ele alınır hale geldiğini söyledi. Kaban, coğrafi işaretin ekonomize olma, ekonomik değer oluşturma anlamına geldiğini kaydederek, şöyle konuştu:

“Biraz önce başkanımız ‘Fransızlar bu konuda öncülük ediyorlar, ciddi manada, 21 milyar Euro’luk bir patent üstünlüğünü elinde tutuyorlar’ dedi. Bu gayet doğal. Çünkü dünyada antropolojinin en çok geliştiği yer Fransa. Biz tabii genellikle antropolojisi gelişmiş değil de antropolojiye konu olmuş bir ülke olduğumuz için bu konuda geç kaldık. Hadiseleri gerçekten takip edip,  bizleri yönlendirme durumunda olan bir Cumhurbaşkanımız var da 2015’te bizi yönlendirmek suretiyle, gündemimize sokmak suretiyle bizi bir değerin içerisine doğru yöneltmiş oldu. Malatya’da göreve başladıktan sonra çok dikkatimi çeken şeylerden birisi de özellikle buraya endemik olan yapıların çok fazla oluşuydu. Çünkü bu şehrin kültürü ile de alakalı şehir ve kenti birbirinden ayıran en önemli şey şehrin yüzyıllar, bin yıllar içerisinde gayet doğal bir gelişim süreci içerisinde kendini gerçekleştirmesi.”

Tarihte çok önemli olan göç yollarının, ticaret yollarını değişmesiyle anlamlarını yitirdiğine değinen Kaban, “Bu noktada hiç umulmadık bazı yerlerde önem kazanmış gözüküyor. İşte o anlamda bizim ekonomik değer olarak da gücümüzü artırmamız gerekiyor ki gelecekte bir varlık gösterebilelim.” ifadelerini kullandı.

Kaban, Malatya için ellerinden gelen her şeyi yapmaya hazır olduklarını kaydederek, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu toplantıda baktık ki çok sayıda coğrafi işaretler alabileceğimiz ürünler var. Bunlar ya buraya özgü kayısı gibi, kuru kayısı gibi ciddi anlamda getirisi olan ürünler veya burada yüzyılların içerisinde evrilerek oluşmuş bir kısım yeme, içme kültürünün sonucu olan gıda ürünleri. Bunların daha da ileri götürülmesi için elimizden geleni fazlasıyla yapmamız lazım.”

Konuşmaların ardından Arapgir Mor Reyhanı tescil belgesi Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu’na, Dalbastı Kirazı coğrafi tescil belgesi ise Fırat Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mesut Öztop’a verildi.

Vali Kaban, Büyükşehir Belediye Başkanı Çakır ve Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erkoç, çalıştaya katılımlarından dolayı misafirlere kayısı hediye etti.

Çalıştay Coğrafi işarete konu olabilecek ürünlerin değerlendirilmesi ve soru cevapların alınmasının ardından sona erdi.

Çalıştaydan önce katılımcılar Malatya yöresel ürünlerinin bulunduğu stantları gezerek ürünler hakkında bilgiler aldı.

 

Cumhurbaşkalığı Cimer İç işleri Arapgir Belediyesi Arapgir Belediyesi Arapgir Belediyesi Arapgir Belediyesi cittaslow Arapgir Belediyesi Arapgir Belediyesi